Konya’nın merkezinde yer alan Dedeman Konya Otel, açıldığı günden beri şehrin gözde konaklama, konferans ve dinlenme mekânlarından biri olmuştur.
Mimarlık pratiğimin ilk yıllarında bu projede, uygulama ekibinin içerisinde yer almış olmak sonrasında benim için heyecan verici bir dönüşüm süreci yaşamama neden oldu. Bu dönüşüm projesinde mekan ile farklı bir bağ kurmamızı sağladı.
On yedi yıl önce tasarlanan mekanın,şantiye sürecinde tasarımı uygulayan ekibin içinde olmak tasarım yolculuğuna çıkarken öncesinde kullanılan detaylara hakimiyetimizin güvenirliği ile kurgularımızı doğru temellere oturttuk.Bu süreçte değişen ihtiyaçları ve mekanın gereklilikleri üzerine yoğunlaştık. İşletme ile eğlenceli bir tasarım yolculuğuna çıktık.
İç mekân öğeleri, mobilya, aydınlatma, metal malzemeleri mekânsal bağlamla
ilişkilendirdik. İşlevsellik moderni büyük oranda yaşana bilirlikle birleştiren bir tür
görsel dile dönüştürdük. Rahat ve geniş alanlar yaratarak, iç mekânda esnek ve ferah bir ortam oluşturmaya özen gösterdik. Daha önce dairesel alanda düşük döşeme olarak tasarlanan ve süreç içinde kullanılmadığını gözlemlediğimiz bu alanı, diğer mekânlarla aynı kot yüksekliğine getirdik. Böylece manzara hâkimiyetimiz kuvvetlendi.
Her alanda farklı oturma kurgusu düşünülmüş bu detaylar farklı tür aydınlatma ürünleri ile bütünleştirilmiştir. Bu sayede mekâna dinamik bir hava verilmiştir.
Mekândaki ıslak hacimlerin bir kısmı yıkılarak mekâna dâhil edildi ve yıkılan ıslak hacim başka bir alanda yeniden tasarlandı.
Bar alanı mekânın diğer köşesine, mutfakla bağlantılı olacak şekilde konumlandırıldı. Barın arka kısmında tamamı cam raflar yeşil renkte LEDler ile tasarlanmış ve ön cephesinde aynı ton yeşil seramik kullanılarak dingin bir alan oluşturulmak istenmiştir. Mekânda kullanılan tüm hareketli mobilyalar ayrı ayrı tasarlanmış ve özenle uygulamaya geçirilmiştir.